Gazeteci Yazar
|
||
Saygı Öztürk > Eruh baskınında krokiyi çaycı verdi --- 1. yazı 15/8/2013 Eruh baskınında krokiyi çaycı verdi --- 1. yazıBazı olaylar tarihe damgasını vurur… “Unutulmazlar” arasında yerlerini alır. Tıpkı Eruh ve Şemdinli ilçelerinin basılması gibi… PKK’nın silahlı eylemlerini başlattığı 15 Ağustos 1984 tarihi de işte bu unutulmayan olaylar arasındaki yerini aldı.Kaymakam, savcı ve hakim sohbet ediyordu Yaklaşık 35 bin insanımızın öldüğü olayların başlangıç tarihi, 15 ağustos 1984’tür. Günlerden ise çarşamba. Eruh’ta olağan bir akşam. Kaymakam, savcı, hakim, orman bölge şefi bir lojmanda sohbet ediyorlar, ilçenin telefonları kesik. Ne Siirt’e, ne de Şırnak’a telefon açabiliyorlar. Sıkça yaşanan bir olay olduğu için bu durum kimsenin dikkatini çekmiyor. Kaymakam, “Akşamüzeri Artvin’e telefon edecektim. Hatlar yine kesikmiş… Zaten kesik olmadığı zaman yok ki… Yüz defa Ankara’ya yazdım ama…” diye söylendi. İlçe Jandarma Komutanlığı’nın hemen karşısındaki kahvede oyun oynayanlar, sohbet edip çaylarını içiyorlardı. Telefon hatlarının kesik olması onları hiç ilgilendirmiyor gibiydi. Elinde bir çöple toprağın üzerine çizerek anlattı Çay ocağındaki garson bir şeyler olacağını biliyordu. Daha dün teröristlere, karakolun hangi odasında Astsubay Mehmet’in oturduğunu, koğuşa nereden girildiğini elinde bir çöple toprağın üzerine çizerek anlatmıştı. Eruh’a üç kişi gelip keşif yapmıştı. Bunlar arasında PKK’nın sözde en önemli komutanı, daha sonra adına “eğitim kampı” açılacak kadar önem verilen kişisi Mahsun Korkmaz da bulunuyordu. Müslümün Kardeşlere karşı PKK’yı destekledi 1984 yılı başlarında Suriye’de bombalar, silahlar patlıyor, bu ülkede bulunan PKK’nın başı Abdullah Öcalan’a, “Bunlar hep senin yüzünden” deniliyordu. Suriye’ye göre eylemi yapanlar, Hafız Esad karşıtı Müslüman Kardeşler Örgütü mensuplarıydı. Bu örgütün Hatay civarında kampı bulunuyor, Türkiye tarafından korunuyordu. Örgüt üyeleri, Suriye’de eylem yaptıktan sonra Türkiye’ye kaçıyorlardı. Türkiye’nin Müslüman Kardeşler Örgütü’ne destek vermesinin nedeni de Suriye’nin bu ülkede bulunan teröristbaşı Abdullah Öcalan ve örgütün önde gelen elemanlarını barındırması, bunlara Helve Kampı’nı tahsis etmesiydi. Teröristleri Türkiye’nin başına Esad musallat etti Yine bombaların patladığı günlerde Hafız Esad, kurmaylarıyla birlikte önemli bir karar aldı. Türkiye’ye karşı PKK kullanılacak, onlara her türlü silah, mühimmat desteği verilecek, kimlik düzenlenecek, sınırı geçmelerine yardımcı olunacaktı. Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad, Gizli Servis Muhaberat’ın önemli isimlerinden Mervan Zirki aracılığıyla Abdullah Öcalan’a, “PKK’nın faaliyetlerine göz yumulması karşılığında Türkiye’de yoğun eylemler başlatılması” talimatını verdi. İşte Türkiye’de 15 Ağustos 1984 tarihinde başlayan PKK eylemleri için düğmeye böyle basılmıştı. Yakalananlar önce ASALA militanı sanıldı Siirt, Şırnak, Şanlıurfa yörelerinde güvenlik görevlileri tarafından yakalananların yanı sıra köylüler tarafından yakalanıp teslim edilen “şüpheli” bazı kişilerin üzerinden keşif notları çıktı. Coğrafi, etnik yapı belirtiliyor, aşiretlerin durumu değerlendiriliyor, güvenlik güçlerinin konuşlandıkları bölgeler, asker sayıları konusunda da bilgilere yer veriliyordu. O günlerde yakalanan bu kişilerin PKK’lı olduğu tahmin bile edilemedi. Yakalanan bazı kişilerin sünnetsiz olması, teröristlerin Ermeni terör örgütü ASALA adına çalıştıkları yönünde yorumlar yapılmasına neden oldu. Oysa, yakalanan teröristler o günlerde “halk savaşı” stratejisini benimsemiş olan PKK’nın keşif çalışmalarını yürüten militanlardı. Topu topu 67 kişiydiler. Gruplar halinde fotoğraf çektirdiler. Her grubun ayrı bir ismi vardı. Şirvan’ı basacak olan teröristler tarihi şaşırdı Örneğin Eruh İlçesi’ni basacak grubun adı “14 Temmuz Propaganda Takımı”ydı. Bu adı PKK’lı Hayri Durmuş’un ölüm orucuna başladığı tarihten almışlardı. Onun anısına bu ismin kullanılması uygun bulunmuştu. Tüm umut bu gruptaydı. Her şeyi, örgütün en önemli komutanı Mahsun Korkmaz planlıyor, en ince ayrıntılar üzerinde duruyordu. Şemdinli ve Şirvan’a baskın gerçekleşirse iyi olacaktı. Ama tüm ağırlık Eruh’a veriliyordu. Tarih 14 Ağustos 1984. Siirt’in Şirvan İlçesi’ne yönelik taciz atışları başladı. Bu atışlar kısa sürdü. “Komutan biz yanlış yaptık” dedi, “Faysal” kod adlı terörist. “Bize verilen talimata göre, Şirvan’ı bu akşam değil, yarın akşam basmamız gerekiyordu.” Takım sorumlusu Sarı Hüseyin “Doğridir vallah” dedi. Saldırıyı ilk başta ‘sarhoş işi’ zannettiler Emir yanlış uygulanmıştı. Bunun hesabı da kendilerinden sorulacaktı. Geri çekildiler. Gruplar arasında telsizle haberleşme yoktu. Bu silah sesleri kopacak fırtınanın habercisiydi. Ancak dönemin hiçbir yetkilisi Şirvan’a yönelik saldırıyı dikkate almadı. “Birkaç sarhoşun işidir” diyenlerin yanı sıra, “Eşkiyalar arasında yapılan çatışma” diyenler de oldu. 15 Ağustos’ta öğle saatlerine doğru Şirvan’a yapılan saldırıyı unutmuşlardı bile. Dönemin İlçe Jandarma Komutanı silah seslerinin yükseldiği bölgeye sabah erken saatlerde bir devriye çıkartmış, orada ölen ya da yaralanan olup olmadığını öğrenmeye çalışmıştı. İlçe Jandarma Komutanı’nın, durumu öğrenmek amacıyla bölgeye devriye çıkartması, işe yaramıştı. Bu olay, grubun eylemden vazgeçmesinde etkili olmuştu. Devriyeye çıkan askerler saldırıyı önledi Bölgeye devriye çıkartıldığı bilgisini, “İlçede durum hareketli” diye gruba ulaştırdılar. Şirvan İlçesi, Faysal kod adlı teröristin, “basma” tarihini yanlış anlamasıyla, basılmaktan kurtulmuştu. Ertesi gün, bölgeye devriye çıkartılması ise ilçede güvenlik önlemlerinin artırıldığı biçiminde yorumlandı. Bu durum da, teröristlerin eylemden vazgeçmesine neden olmuştu. Eruh’ta Birigeni Yaylası’ndaki sarp kayalıklarda 4-5 aydır hazırlık yürütülüyordu. Sığınaklar kurulmuştu. Dikkat çekmemesi için plastik borularla sığınaklara havalandırma yapmışlardı. Eruh’tan aldıkları erzakları, yöre halkına fark ettirmeden sığınaklarına getirmeyi başarmışlardı. Dağdaki diğer kanun kaçaklarıyla da ilişki kurmuşlardı. Kanun kaçaklarının kuryelerinden de yararlanmaya başlamışlardı. Sessiz ve derinden hazırlıklarını yapan bu gruba, Eruh Jandarma Komutanlığı’na çay kahve götüren kişi de kuryelik yapıyordu. Teröristlerin yuvalandığı dağlarda kaçaklar vardı Dağlarda aylarca kalan bu grup hakkında jandarmaya tek bir ihbarda bile bulunulmamıştı. Güvenlik birimleri, dağlardaki adli kanun kaçaklarını indirmek için çaba gösteriyorlardı. Siirt İl Jandarma Alay Komutanı Rahmi Tüfekçi ve ekibi, kimisi muhtara tokat atmaktan, kimisi yaralama olaylarına karışmaktan, kimisi de kız kaçırma gibi suçlar işlediği için dağa çıkmış kanun kaçaklarını dağlardan birer birer indirmeye başlamışlardı. Teslim olanlara kötü muamele yapılmadığının kulaktan kulağa ulaşmasıyla birlikte teslim olanların sayısı da artıyordu. Gelenler, cezaevinden kaçmayacaklarına da yemin ediyorlardı. Bakalım bu yeminlerinin gereğini yerine getirecekler miydi? Eruh’un basıldığı gece bunu öğreneceğiz… Yarın: Başlarına dayanan kalaşnikofa rağmen kaymakamın evini söylemedi. Twitter'da paylaş Saygı Öztürk > Eruh baskınında krokiyi çaycı verdi --- 1. yazı Diğer Yazıları: 27/12/2019 İslami bankada olmayanlar bizde başladı 25/12/2019 Kulelerde, FETÖ araştırmasını MHP istemiş 24/12/2019 Her olayın altından aynı kadın çıkıyor! 22/12/2019 Kanal İstanbul gerçekleri 20/12/2019 Özkök: FETÖ’ye hep dikkat çektim 18/12/2019 17 yıldır ödenmeyen namus borcu 17/12/2019 Eski vekiller de “çakarlı” olacak 15/12/2019 Skandal ihaleye, suç duyurusu 13/12/2019 İşte, Gökçek’in mal varlığı 11/12/2019 Vetonun ardından geleceklere bakalım 10/12/2019 Bunlar yapılmadan mücadele olmaz 8/12/2019 İhalede 88 milyon lira farkın bir anlamı yok… 6/12/2019 O veto edildi, ya diğer yasa? 4/12/2019 Onca konutun parası kimin cebinde? 3/12/2019 Bakan, Öksüz için ne söylemek istedi? 27/11/2019 O sanık, son güne kadar müdürdü 26/11/2019 Kadın öğretmenlere mezarlık görevi! 24/11/2019 Yavaş ne yapsın! 100 bin iş başvurusu 12 bin görüşme talebi 22/11/2019 Karar: Gökçek’in mal varlığı araştırılacak 20/11/2019 HDP, önemli bir karar aşamasında 19/11/2019 Hukukçuların sınavına besmeleli hazırlık kitabı 17/11/2019 Acı tablonun sorumlusu… 15/11/2019 Pes doğrusu! Bakanlık, öğretmenleri icralık etti
|
..:: KİTAPLARI
::..
> twitter.com/saygi_ozturk > tr.linkedin.com/in/saygiozturk facebook.com/saygiozturk Saygı Öztürk Kimdir |
|
© 2018 www.saygiozturk.com I www.saygiozturk.net Saygı Öztürk kitapları ve yazıları |