Yasa, tutuklu hastalara şifa olmadı

Başbakan, cezaevindeki tutuklu ve hükümlülerin durumlarını anlatırken, bazılarının mamayla beslendiklerini belirtti, hasta olanlarla ilgili düzenlemeler yapılacağı müjdesini vermişti. Ancak, yasa çıktıktan sonra görüldü ki, bu düzenleme ölümle pençeleşen tutuklulardan Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu’nu da, Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz’ü de, Prof. Dr. Mehmet Haberal’ı da, ciddi sağlık sorunları yaşayan emekli Orgeneral Teoman Koman’ı da ve diğerlerini de kapsamıyor. Çünkü onlar hükümlü değil, tutuklu…

Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz 15 Ocak 2009’dan bu yana cezaevinde, ya da hastanenin mahkum koğuşunda. 40’a yakın ameliyat ve operasyon geçirdi. Önceki gün gecesine dönelim. Vücudu zaten delik- deşik olmuş Tuğgeneral Levent Ersöz’ün ateşi 39 dereceye çıktı. Nöbetçi doktorların müdahalesi sabaha değin sürdü. Levent Ersöz’de hastane mikrobu var. Bu mikropla mücadelede zaman zaman başarısızlığa uğranıyor. Hastane dışında kalması, ev ortamında tedavi görmesi gerektiği raporlarda belirtiliyor. Sonuç: Levent Ersöz’ün bu haline rağmen kimse onu dışarıya çıkarmıyor…
Kanserle savaşan, oğlunun acısını yaşayan Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu için de, Prof. Dr. Mehmet Haberal için verilen raporlar da ortada. Ancak, onları da kapsayan bir düzenleme yok. Onlar ve onlar gibi olan nice tutuklu için ancak “mezara tahliye” yapılacak gibi gözüküyor.

Gözünü kaybeden de var

28 Şubat soruşturması kapsamında tutuklanan subaylardan biri de Diş Hekimi Oral Çelebi’nin kardeşi Emekli Deniz Kurmay Albay Serdar Çelebi. İlk dalgada Kazakistan’da olmasına rağmen hemen yurda döndü ve teslim oldu. Cezaevinde neler yaşadığını ağabeyinin mektubundan okuyalım:

“Üsteğmenliğinde ‘Behçet sendromu’ geçirmişti. Bu hastalık sıkıntı, ruhsal bunalım ve stres halinde ortaya çıkıyor ve ilk önce gözlerde ülseroz ve takibinde körlük ileriki safhalarda da ölüme kadar gidiyor. Cezaevinde hastalığı nüksetti ve sağ gözü artık kör.”

6411 sayılı Yasa Cumhurbaşkanı tarafından onaylanarak yürürlüğe girdiğinde, açıklamalar yapan yetkililer sağlık koşulları bozulmuş ve kendi başına ayakta kalamayan, yardımsız yaşama olanağı kalmamış hükümlü ve tutukluların cezalarının erteleneceği ya da tutukluluk durumlarının sonlanarak evlerinde gözetim altına tutulacağını söylüyordu. Tutuklular için söylenenlerin hepsi boşunaymış… Hastanelerin bu konudaki raporları hiçe sayıldı. Bazı tutukluların sağlık durumunu yakından bilen Avukat Celal Ülgen, dün telefonda şunları söylüyordu:

“Hasta tutukluların sorumluluğu hepimizin üstündedir. Görmezden gelerek yaşayanlar, kendilerine uzak bir tehlike olduğu için vurdumduymaz davrananlar, kötü sonuçların çıkması ile tepkisiz kaldıkları için işlenen insanlık suçunun ortağı olarak kendi vicdanlarında mahkum olacaklardır. En tehlikeli ve en korkunç mahkumiyet insanın kendi vicdanında mahkum olmasıdır.”

Tutuklu denizciler
Orgeneral Bilgin Balanlı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na getirilmesi beklenirken cezaevine konuldu. Deniz kuvvetleri Komutanlığı’na getirilmesi beklenen Donanma Komutanı Oramiral Nusret Güler, istifa etti ve emekliye ayrıldı. Hava Kuvvetleri’nde 80 civarında pilot, gerek yaşanan durumlar, gerekse ekonomik nedenlerle ayrılıyor. Toplam 457 asker tutuklu ya da hükümlü.

Bir bayan yazarın “Deniz Kuvvetleri bunu hak etti. Zaten depremde, Gölcük’te onları vurdu” demesi ve donanmayı adeta yasadışı faaliyetlerin merkezi olarak göstermeye çalışması denizcileri üzdü. Onların, bu yazara ne dediğini geçiyorum.

Şimdi tutuklu veya ön hükümlü olanlar, kendi gemisi ve kontrol sistemlerini geliştirenlerdir. İşte, bu yüzdendir ki Türk Deniz Kuvvetleri’nin başına bazı şeylerin geleceği belliymiş.

İstanbul’da hükme bağlanan, halen temyiz süreci devam eden “Askeri Casusluk ve Şantaj” davası hakkında yeni bilgiler öğreniyoruz. “Casusluk” dediler ama casuslukla ilgili ceza alan yok. “Fuhuş” dediler boş çıktı. Şimdi, onları örgütten hüküm giydi.

“Askeri Casusluk Davası” gerekçe gösterilerek arama yapılırken, dosya ile ilgisi olmayan Balyoz Savcısı da aramalarda bulunmuş. Yine bu soruşturma gerekçe gösterilerek Genelkurmay Elektronik Başkanlığı’nda arama yapılmış, yeni sistem ve cihazların varlığı saptanmış, komutanlığın hukukiliği sorgulanıp birkaç ay içinde MİT’e devri sağlanmış. Aynı anda Genelkurmay Başkanlığı’nın Harekat Merkezi, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Şube Müdürlüğü, Donanma Komutanlığı Harekat Şube Müdürlüğü’nde arama yapılarak, tüm dosya ve bilgisayarlar incelenmiş.

Bu da, denizcilere göre en dikkat çekici durumlardan birisiydi. İstanbul davası sonuçlandı, bu kez askerler aynı suçlamalarla İzmir’de mahkemeye çıkacak. Askerler, en zor ve kendilerini anlatamadıkları bir dönemi yaşıyor…
-----

Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş

Saygı Öztürk > Yasa, tutuklu hastalara şifa olmadı

Diğer Yazıları:
31/12/2019 “Vatan toprağı işgal altındayken”
29/12/2019 Ankara’da coşku, bizde hüzün vardı
27/12/2019 İslami bankada olmayanlar bizde başladı
25/12/2019 Kulelerde, FETÖ araştırmasını MHP istemiş
24/12/2019 Her olayın altından aynı kadın çıkıyor!
22/12/2019 Kanal İstanbul gerçekleri
20/12/2019 Özkök: FETÖ’ye hep dikkat çektim
18/12/2019 17 yıldır ödenmeyen namus borcu
17/12/2019 Eski vekiller de “çakarlı” olacak
15/12/2019 Skandal ihaleye, suç duyurusu
13/12/2019 İşte, Gökçek’in mal varlığı
11/12/2019 Vetonun ardından geleceklere bakalım
10/12/2019 Bunlar yapılmadan mücadele olmaz
  8/12/2019 İhalede 88 milyon lira farkın bir anlamı yok…
  6/12/2019 O veto edildi, ya diğer yasa?
  4/12/2019 Onca konutun parası kimin cebinde?
  3/12/2019 Bakan, Öksüz için ne söylemek istedi?
27/11/2019 O sanık, son güne kadar müdürdü
26/11/2019 Kadın öğretmenlere mezarlık görevi!
24/11/2019 Yavaş ne yapsın! 100 bin iş başvurusu 12 bin görüşme talebi
22/11/2019 Karar: Gökçek’in mal varlığı araştırılacak
20/11/2019 HDP, önemli bir karar aşamasında
19/11/2019 Hukukçuların sınavına besmeleli hazırlık kitabı
17/11/2019 Acı tablonun sorumlusu…
15/11/2019 Pes doğrusu! Bakanlık, öğretmenleri icralık etti

Takip et: @saygi_ozturk

..:: KİTAPLARI ::..

Vali Bey
Hem ağladım hem Yazdım. Efsane Vali Refik Arslan Öztürk
2021

Alaattin ÇAkıcı
Siyasette Bürokraside Cezaevinde
2020

Menzil - Bir taritkatın iki yüzü
Gittim gördüm ve yazdım.
2019

Hayalet İmam
Darbenin Görünmeyen Adamı Adil Öksüz
2019

Kripto Üçgeni
Yakın tarihin bilinmeyenleri ve FETÖ
2017

Okyanus Ötesindeki Vaiz
Çok gizli damgalı raporların ışığında MİT-Emniyet-Yargı üçgeninde Fethullah Gülen Gerçeği
2010

Kod Adı Mürted
Tanıklar ve Belgeler Işığında 15 Temmuz
2016

Balyoz'da Kumpas
Belgeleriyle Balyoz Davası ve Sonrası
2014

Örgüt Pazarı
Sağ-Sol Örgütler, Kürtçülük ve Tarikatlar
2013

Belgelerle 28 Şubat
Dünü ve bugünü ile 28 Şubat
2013

Son Babalar
Türkiye'deki yeraltı örgütlenmesinin değişen yüzü, değişen kimlikleri...
2011

Okyanus Ötesindeki Vaiz
Çok gizli damgalı raporların ışığında MİT-Emniyet-Yargı üçgeninde Fethullah Gülen Gerçeği
2010

MGK
28 Şubat'ta kapalı kapılar ardında neler yaşandı. Belgeleriyle bu kitapta..
2011

Taşeron Mesih
Mehmet Ali Ağca’yı belge ve bilgilerin ışığında daha yakından tanıyacaksınız
2010

Ölüm Kuyuları
İddiadan gerçeğe Şemdinli olayları
2009

Belgelerle Ergenekon
Herşey Ümraniye'de bulunan bombalarla başladı..
2008

5-6-2 Tamam Reis
Kırcı, Ağca ve bir dönemin cinayetleri
2008

Apo Olayının Perde Arkası
Abdullah Öcalan'ın yakalanışının ve sonrasının belgeler ile anlatımı
2009

33 Kurşun
33 erimizin şehit edildiği katliamın tanıkları anlatıyor
2008

İsmet Paşa'nın Kürt Raporu
İsmet Paşanın gizli raporu 75 yıl sonra ortaya çıktı
2007

Sınır Ötesi Savaş'ın Kurmay Günlüğü
1. Kuzey Irak Harekatı'nn Öyküsü
2007

Devletin Derinliklerinde
Belgelerle Sususrluk'un perde arkası
2002

Madalyalı Mahkum
Korkut Eken Olayı
2007

twitter.com/saygi_ozturk
tr.linkedin.com/in/saygiozturk
facebook.com/saygiozturk

Saygı Öztürk Kimdir

webmaster Site Haritası