Gazeteci Yazar
SAYGI ÖZTÜRK
Saygı Öztürk >
"Ölümü arzu ettirecek" para ve 'ihalelerin Cengiz Hanı'nın, tazminat direnişi17/7/2013
"Ölümü arzu ettirecek" para ve 'ihalelerin Cengiz Hanı'nın, tazminat direnişi
Son yıllarda devletten en büyük ihaleleri alan isimlerden birisi de Cengiz İnşaat Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’dir. İş adamı Mehmet Cengiz de, Başbakan’a ve AKP’ye yakınlığı ile bilinir. İstanbul’da 3. havalimanı inşaatı ihalesini 22 milyar 152 milyon euro karşılığı alan ortak girişim içinde Cengiz İnşaat da bulunuyor.
Son 5 yılda kazandığı özelleştirme ihaleleri nedeniyle, iş dünyasında “ihale kralı” olarak nitelendirilen Cengiz İnşaat’a, kamu kuruluşları tarafından önemli avantajlar sağlandığına ilişkin haberler de hiç eksik olmuyor. Son haberi Taraf’ta Hüseyin Özay yazdı. Buna göre Cengiz İnşaat’a bedelsiz olarak verilen Oymapınar Santrali’nin 5 yıllık dönemde 300 milyon dolarlık avantaj sağlandığı, 305 milyon dolarlık Eti Alüminyum’u bedavaya getirdiği kaydedildi. Devletten bu kadar büyük ihaleler alan, avantajlar sağlanan Cengiz İnşaat için “Büyük ihalelerin Cengiz Han’ı” yakıştırması bile yapılıyor.
Mahkeme “15’er bin lira” dedi
Cengiz İnşaat’ın Türkiye’nin değişik yörelerinde önemli projeleri var. Bunlardan birisi de Trabzon’un Maçka ilçesinde Atasu Barajı’dır. Baraj inşaatında ağır vasıta şoförü olarak çalışan İbrahim Ekinci baraj alanına kamyonla tahkimat taşı götürdü. Kamyonun damperi kaldırılıp taşı dökerken, kamyonun geriye gitmesi sonucu şarampole yuvarlandı ve şoför Ekinci de 13 Ocak 2007’de hayatını kaybetti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Müfettişleri soruşturma yaptı. 26 Mart 2007 tarihinde rapor düzenledi. Rapora göre davalı Cengiz İnşaat’ın “kusurlu” olduğu sonucuna varıldı.
İbrahim Ekinci’nin anne ve babası oğlu için tazminat ödenmesi talebiyle 23 Şubat 2010 tarihinde mahkemeye başvurdu. Maçka Asliye Hukuk Mahkemesi (İş mahkemesi sıfatıyla) Cengiz İnşaat’ın 15’er bin lira maddi tazminatı iş kazası tarihi olan 13 Ocak 2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ödemesine hükmetti.
Davacıların avukatı eski Milletvekili Mehmet Nacar, kararı temyiz etti. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi Başkanı Mesut Balcı başkanlığında toplanan heyet dava dosyasını inceledi ve şu kararı verdi:
Hakim, tazminatı belirlerken
“Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, davacının sürekli iş görememezlik oranı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, bunun yanında olayın işverenin sağlığı ve güvenliği önlemlerini yeterince alınmamasından kaynaklandığı da gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır.”
Yargıtay, bu ilkeleri gözetti ve davacı anne ve baba yararına hükmedilen 15’er bin liralık manevi tazminatların az takdir edildiği sonucuna vardı ve Maçka Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararını bozdu.
Bu kez 50’şer bin lira…
Yargıtay’ın “bozma” kakarından sonra Maçka Asliye Hukuk Mahkemesi Hakimi, “bozma kararına” uydu “davacıların çocuklarının ölümü nedeniyle duyacakları ıstırap ve elemin gerçekliği kaçınılmazlığı karşısında davacıların ölen oğlunun kusur oranının düşük olması, makul nitelikte zenginleşmeye yol açmayacak şekilde hak ve nesafet ölçülerinde manevi tazminat ödenmesi”ni gerekçe gösterdi.
25 Mayıs 2013 tarihli duruşmada, davacı baba Abdullah Ekinci’ye 50 bin, davacı anne Fatma Ekinci’ye de 50 bin lira olmak üzere toplam 100 bin lira manevi tazminatın faiziyle birlikte ödenmesi öngörüldü.
“Ölümü arzu ettirecek kadar”
Toplam 100 bin lira tazminat ödemeyi Cengiz İnşaat’ın avukatlarından Ümit Kurtoğlu alabildiğine yüksek buldu ve bunun bozulmasını istedi. Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlığı’na sunulmak üzere 21 Haziran 2013 tarihli Trabzon İş Mahkemesi’ne sunduğu dilekçe hayli ilginç:
“Dosyamızda, Yargıtay bozma kararı sonrası manevi tazminat takdir edilirken Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararındaki kriterler yeterince değerlendirilmemiş, neredeyse ‘ölümü arzu ettirecek seviyede’, davacı tarafın zenginleşmesine neden olacak boyutta çok fazla manevi tazminata hüküm verilmesi isabetsiz olmuştur.”
Avukat görevini yapıyor. Ancak “bu para ölümü arzu ettirecek seviyede” demesi tabii ki yadırganır. AKP döneminde, Türkiye’nin önde gelen holdingleri arasına giren, hızlı yükselişi ekonomi çevrelerinin dilinden düşmeyen, özelleştirme ihalelerine damgasını vuran şirketin, müfettiş raporuna göre gerekli önlemleri almamaları şaşırtıcıdır.
Kaza, işverenin gerekli önlemleri almamasından kaynaklandığına göre holding patronuna düşen, aileyi daha fazla üzmek olmamalı. 100 bin lira Mehmet Cengiz’e dokunur mu? Kimse evladının 100 bin lira için ölümünü arzu eder mi? Bu söz bile insanı yıkmaya yeter.
----
Twitter'da paylaş
Facebook'ta paylaşSaygı Öztürk > "Ölümü arzu ettirecek" para ve 'ihalelerin Cengiz Hanı'nın, tazminat direnişi
Diğer Yazıları:
31/12/2019
“Vatan toprağı işgal altındayken”
27/12/2019 İslami bankada olmayanlar bizde başladı
25/12/2019 Kulelerde, FETÖ araştırmasını MHP istemiş
24/12/2019 Her olayın altından aynı kadın çıkıyor!
22/12/2019 Kanal İstanbul gerçekleri
20/12/2019 Özkök: FETÖ’ye hep dikkat çektim
18/12/2019 17 yıldır ödenmeyen namus borcu
17/12/2019 Eski vekiller de “çakarlı” olacak
15/12/2019 Skandal ihaleye, suç duyurusu
13/12/2019 İşte, Gökçek’in mal varlığı
11/12/2019 Vetonun ardından geleceklere bakalım
10/12/2019 Bunlar yapılmadan mücadele olmaz
8/12/2019 İhalede 88 milyon lira farkın bir anlamı yok…
6/12/2019 O veto edildi, ya diğer yasa?
4/12/2019 Onca konutun parası kimin cebinde?
3/12/2019 Bakan, Öksüz için ne söylemek istedi?
27/11/2019 O sanık, son güne kadar müdürdü
26/11/2019 Kadın öğretmenlere mezarlık görevi!
24/11/2019 Yavaş ne yapsın! 100 bin iş başvurusu 12 bin görüşme talebi
22/11/2019 Karar: Gökçek’in mal varlığı araştırılacak
20/11/2019 HDP, önemli bir karar aşamasında
19/11/2019 Hukukçuların sınavına besmeleli hazırlık kitabı
17/11/2019 Acı tablonun sorumlusu…
15/11/2019 Pes doğrusu! Bakanlık, öğretmenleri icralık etti
..:: KİTAPLARI
::..
Vali Bey
Hem ağladım hem Yazdım. Efsane Vali Refik Arslan Öztürk
2021
Alaattin ÇAkıcı
Siyasette Bürokraside Cezaevinde
2020
Menzil - Bir taritkatın iki yüzü
Gittim gördüm ve yazdım.
2019
Hayalet İmam
Darbenin Görünmeyen Adamı Adil Öksüz
2019
Kripto Üçgeni
Yakın tarihin bilinmeyenleri ve FETÖ
2017
Okyanus Ötesindeki Vaiz
Çok gizli damgalı raporların ışığında
MİT-Emniyet-Yargı üçgeninde Fethullah Gülen Gerçeği
2010
Kod Adı Mürted
Tanıklar ve Belgeler Işığında 15 Temmuz
2016
Balyoz'da Kumpas
Belgeleriyle Balyoz Davası ve Sonrası
2014
Örgüt Pazarı
Sağ-Sol Örgütler, Kürtçülük ve Tarikatlar
2013
Belgelerle 28 Şubat
Dünü ve bugünü ile 28
Şubat
2013
Son Babalar
Türkiye'deki yeraltı örgütlenmesinin
değişen yüzü, değişen kimlikleri...
2011
Okyanus Ötesindeki Vaiz
Çok gizli damgalı raporların ışığında
MİT-Emniyet-Yargı üçgeninde Fethullah Gülen Gerçeği
2010
MGK
28 Şubat'ta kapalı
kapılar ardında neler yaşandı. Belgeleriyle bu kitapta..
2011
Taşeron Mesih
Mehmet Ali Ağca’yı belge ve bilgilerin
ışığında daha yakından tanıyacaksınız
2010
Ölüm Kuyuları
İddiadan gerçeğe Şemdinli olayları
2009
Belgelerle Ergenekon
Herşey Ümraniye'de bulunan bombalarla başladı..
2008
5-6-2 Tamam Reis
Kırcı, Ağca ve bir dönemin cinayetleri
2008
Apo Olayının Perde Arkası
Abdullah
Öcalan'ın yakalanışının ve sonrasının belgeler
ile anlatımı
2009
33 Kurşun
33 erimizin şehit edildiği katliamın tanıkları
anlatıyor
2008
İsmet Paşa'nın Kürt Raporu
İsmet Paşanın gizli raporu 75 yıl
sonra ortaya çıktı
2007
Sınır Ötesi Savaş'ın Kurmay Günlüğü
1. Kuzey Irak Harekatı'nn Öyküsü
2007
Devletin Derinliklerinde
Belgelerle Sususrluk'un perde arkası
2002
Madalyalı Mahkum
Korkut Eken Olayı
2007
twitter.com/saygi_ozturk
tr.linkedin.com/in/saygiozturk
facebook.com/saygiozturk
Saygı Öztürk Kimdir
© 2018 www.saygiozturk.com I www.saygiozturk.net Saygı Öztürk kitapları ve yazıları